Okul Müdürümüz Sayın Yusuf ALTUNBAŞ'ın 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Mesajı

Okul Müdürümüz Sayın Yusuf ALTUNBAŞ'ın 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Mesajı

17.03.2021 705

Kıymetli Öğretmen Arkadaşlarım, Değerli Veliler, Sevgili Öğrenciler,

Bugün; tarihe altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi'nin  106. yıldönümünü kutlamanın ve kutsal vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizin Şehitler Günü'nü idrak etmenin onurunu yaşamaktayız.

Bilindiği gibi Anadolu insanının yakın tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri Çanakkale Savaşı'dır. Bu zafer, kahraman ecdadımızın, dünyaya parmak ısırtan bir iman ve kahramanlık destanıdır.Çanakkale Zaferi, yokluk ve yoksulluk döneminin başarısıdır.

Bu dönemde düşmanın sayısı ve silahı bizden çok daha fazlaydı. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif'in ifadesi ile ufacık bir karaya 'kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ' yüzlerce donanmayla saldırıya gelmişlerdi. Bütün dünya birleşmiş, bizim karşımıza geçmişti.Bizim ise ne topumuz, tüfeğimiz onların sahip oldukları kadardı, ne de canını vatanına siper edip onları çiğnetmemeye yemin etmiş askerimizin sayısı onlarınki kadar.

Ama askerimizin düşmanlarında olmayan çok daha başka şeyleri vardı. Uğruna ölmeye değer bir vatanın, yokluk içinde de olsa her şeyini göze alarak kazma kürek cepheye koşan bir milleti vardı.Ezelden beridir hür yaşayan, kükremiş sel gibi zincirlerini kırıp parçalayan bir milleti...Adını kıyamete kadar yaşatmaya gönüllü ve yeminli bir milleti...

Ecdadımız bu savaşta gösterdiği kahramanlıkla tek vücut haline gelmiş bir milletin; bağımsızlığını, onurunu ve bayrağını korumak için neler yapabileceğini bütün dünyaya göstermiştir. Hemen her üç evden biri Çanakkale'ye evlâdını göndermiş, nice yiğitler bu savaşta şehit ya da gazi olmuş, analar evlâtsız, kadınlar dul, çocuklar ise yetim kalmıştır. Nice sevdalılar da, kavuşmak mahşere kaldı diyerek, sevdalarını yüreklerinin derinliklerine gömmüşlerdir.

Düşmeyen sancak 57. Alay'ı, sessiz gecenin kahramanı Nusret Mayın Gemisi'ni, gizli darbenin başrol oyuncusu Mesudiye Zırhlısı'nı, Conkbayırı'ndaki şanlı direnişi, insanlığın savaşı yendiği Gelibolu'yu, efsaneleşen gerçek Koca Seyit'i, cesur yürek Yahya Çavuş'u ve Kınalı Ali'yi kim tarih sahnesinden silebilir ki!                                                                                    Bu bilinçte olan Mehmetçiklerimizdir, Çanakkale de destanlar yazan. Onlar, sessiz kahramanlardır toprak altında yatan. Ne de güzel söylemiş şair: "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır; toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır."

Metrekareye 6 bin mermi düşen bu şanlı yerde tam 250 bin Mehmetçiğimiz  kana, kine ve inanılamaz bir ateş sağanağına rağmen adının ilham ettiği inancı hiç unutmamış, bir gül bahçesine girercesine şahadete koşmuştur.

Sevgili gençler!

Bugün ülkemizin içinde bulunduğu bütün sıkıntıların, darboğazların sebebi, bizi biz yapan, kimlik ve kişiliğimizi oluşturan, milletimizi kaynaştıran değerlerimizden, Çanakkale ruhundan uzaklaşmamızdır. Düşmanlarımız, Çanakkale'den aldıkları dersle milletimizi nasıl zayıf düşüreceklerini iyi öğrenmişlerdir. Amaç milletimizin arasına kötülük tohumları atarak bölmek, parçalamak ve yutmaktır.   Öyle ise bize düşen görev; tarihî hadiselerden ibret alarak uyanık olmak, vatanımızı, milletimizi bölmeye, parçalamaya çalışanların alçakça oyunlarına gelmemektir. Çünkü bu millet, bin senedir, sahip olduğu bütün güzellikleri hep o inanca ve imana borçludur.

İstanbul'dan Ankara'ya, İzmir'den Adana'ya, Samsun'dan Diyarbakır'a, Tunceli'ye, Hakkâri'ye kadar bu memleketin insanı yan yana, omuz omuza birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içinde yaşayarak geleceğe güvenle bakabilir ve kanlarıyla sulayarak bu vatanı bizlere emanet eden şehitlerimizin ve atalarımızın ruhlarını şad etmiş oluruz.

 Bugünlere dair güvence ve teminatımız, yarınlara dair umut ve heyecanımız siz gençlersiniz. Aziz şehitlerimiz yattıkları yerlerde şunu hissetmelidirler ki; temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk Gençliği ve tüm Türk milleti tarafından en kutsal emanet olarak müdafaa ve muhafaza edilecektir.           

 Yazımıza son verirken üzerinde yaşadığımız bu kutsal vatan topraklarını canları pahasına müdafaa eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşlarını, şehitlik mertebesine ve onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyor, Yüce Allah'tan rahmet diliyorum. Ve Mehmet Akif'in Ersoy'un şehitler için söylemiş olduğu şu güzel mısralarla sözlerime son veriyorum:

Ey şehîd oğlu şehîd, isteme benden makber,

Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber.

Hepinizi bu duygu ve düşünceler içinde saygıyla selamlıyorum.

 Yusuf ALTUNBAŞ

Okul Müdürü